Batı Şeria’nın %14’ü İşgalcilerin Kontrolüne Geçti!
İsrail’in sol görüşlü örgütleri “Yesh Din” ve “Peace Now” arafından yayınlanan yeni raporlar, İsrail hükümetinin Batı Şeria’nın çeşitli bölgelerinde Filistinlileri zorla göçe zorlamak amacıyla yerleşimcilerin şiddet eylemlerini desteklediğini ve çiftliklerin finansmanına derinden dahil olduğunu ortaya koydu.
İbrani gazetesi Yedioth Ahronoth‘a göre, bu faaliyetlerin amacı, yerleşimcilerin küçük pastoral topluluklarını kendi bölgelerinden daha geniş alanlara kaydırmak ve böylece Filistinlilerin yaşam alanlarını daraltmaktır.
Raporlar, geçen hafta Masafar Yatta’daki Hırbet Cimba’da yaşanan olayların, Batı Şeria’nın C Bölgesi’ni kontrol altına almak amacıyla düzenlenen şiddetli ve sistematik saldırıların bir parçası olduğunu gösteriyor. Son yıllarda İsrail hükümetinin desteğiyle yaklaşık 150 çiftlik kurulduğu ve bunlardan onlarcasının 7 Ekim 2023 saldırısından sonra inşa edildiği belirtiliyor.
Bu sayıya, eski çiftliklerden türeyen küçük şubeler de dahil. Toplamda, yerleşimciler şu ana kadar Batı Şeria topraklarının %14’üne denk gelen 786 bin dönüm araziyi kontrol altına aldı.
Raporlara göre, arazi ele geçirme sadece yerleşimcilerin bölgede bulunmasıyla değil, aynı zamanda tekrarlanan saldırılar ve tacizlerle gerçekleşiyor. Bu yöntemin etkinliği, Ramallah yakınlarındaki Rimonim yerleşiminden Eriha’ya giderken yolun iki tarafında yıkılmış evlerin görülmesiyle kanıtlanıyor. Şimdiye kadar 60’tan fazla Filistinli pastoral topluluk bölgeden sürüldü.
Yesh Din örgütünün iki yıl boyunca Ramallah’ın doğusundan Ürdün Vadisi’ne uzanan Allon Yolu çevresinde yaptığı araştırma, bu bölgenin yaklaşık 100 bin dönüm olduğunu ve iki yıldan fazla bir süredir yaklaşık bin nüfuslu yedi Filistinli topluluğa ev sahipliği yaptığını gösterdi. Bölgede kurulan 11 yerleşimci çiftliği, bu toplulukları parçalayarak evlerini terk etmeye zorladı.
Bu bölgelerin çoğunda, 1948’de Negev’den Batı Şeria’ya sürülen Bedevi toplulukları yaşıyor. Bu topluluklar, geleneksel yaşam tarzlarını sürdürmeye çalışıyor, bu da otlak alanlarına ve doğal su kaynaklarına yakın yaşamayı gerektiriyor. Bu durum, yerleşimcilerin su ve toprak kaynaklarını kontrol etmek için faaliyetlerini bu bölgelere yoğunlaştırmasına neden oluyor.
Peace Now örgütünün raporu da, İsrail hükümetinin yerleşimci çiftliklerinin kurulmasına nasıl yardım ettiğini ortaya koyuyor. Yerleşim İdaresi tarafından verilen otlak tahsis sözleşmelerinden, çeşitli devlet bakanlıklarından akan bütçelere kadar geniş bir destek söz konusu.
Peace Now’un saha izleme birimi direktörü Hagit Ofran, “Batı Şeria bugün beş yıl önceki gibi değil. Eskiden Filistinlileri sürüleriyle birlikte Batı Şeria’nın geniş alanlarında dolaşırken görürdük, bugün ise sadece Yahudi çobanlar görüyoruz. İsrail’in otlak alanları üzerindeki kontrolü tamamlandı ve bu alan Gazze Şeridi’nden daha büyük” dedi.
İsrail parlamentosu Knesset tarafından geçen hafta onaylanan bütçede, aşırı sağcı Yerleşim Bakanı Orit Struck’un bakanlığının bütçesi 123 milyon şekelden 391 milyon şekele çıkarıldı (%320 artış). Aynı zamanda, eğitim, sosyal hizmetler ve sağlık bütçelerinde büyük kesintiler yapıldı.
Gazeteye göre, Struck’un ofisi, yerleşim çiftliklerinin “güvenlik bileşenlerini” finanse etmek için 75 milyon şekel aktarıyor. işgalci İsrail Tarım Bakanlığı da “otlak hibeleri” adı altında bu çiftliklere fon sağlıyor. 2017-2024 arasında bu çiftliklere yaklaşık 3 milyon şekel aktarıldı. Ayrıca, Yahudi Ulusal Fonu (JNF), bağışçıların desteğiyle bu çiftliklere 4,7 milyon şekel yatırım yaptı. Bu da İsrail halkının dolaylı olarak bu yasadışı yerleşim projelerini finanse ettiği anlamına geliyor.