Konya’da Gazze için kararlılık yürüyüşü

Aksa Tufanı’nın 2. Yıl dönümü münasebetiyle Gazze direnişine destek olmak için binlerce kişi Kılıçarslan meydanından Sultan Selim camiine yürüdüler.

Katılımcılar yürüyüş boyunca açtıkları pankart, döviz ve attıkları sloganlarla direnişi ve Sumud filosunu selamladılar.

Yürüyüşün sonunda Sultan Selim camiinin önünde program düzenlendi. Program Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Sumud filosuna katılım sağlayan bir kardeşimizle canlı bağlantı gerçekleştirildi, ezgi ve marşlar söylendi, günün anlam ve önemine dair konuşmalar yapıldı.

Program dua ile sona erdi.

konya-20251007-01.jpg

konya-20251007-02.jpgkonya-20251007-02.jpg

konya-20251007-03.jpgkonya-20251007-03.jpg

konya-20251007-04.jpgkonya-20251007-04.jpg

konya-20251007-05.jpgkonya-20251007-05.jpg

Basın açıklamasının tam metni:

SÜREN DİRENİŞ YAKLAŞAN ZAFER

07 Ekim 2023 tarihinde başlayan Aksâ Tufanı operasyonun üzerinden tam 2 yıl geçti.

Operasyonun başlaması ile birlikte artık hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağı, Gazze’nin dünya tarihinin akışını değiştireceği belli olmuştu.

Nitekim öyle oldu; dünyanın en zalim güçleri en gelişmiş silahları ve en tehlikeli bombaları ile hakikatin filizlenen sesini yok edebilmek için bütün dünya tarihinde atılandan fazla bomba attılar, bebekleri, çocukları, kadınları, sağlık çalışanlarını, doktorları katlettiler. Açlığı ve susuzluğu silah olarak kullanarak yeryüzünün işgal edilememiş tek yeri Gazze’yi de işgal edebilmek için ellerinden geleni yaptılar.

Yapamadılar, asla yapamayacaklar da inşaallah. Zira, dünyanın bütün savaş teorileri karşıdaki gücü ölümden korkutarak sonuç alma üzerine kuruludur. Ölüme, şehadet arzusu ile koşarak giden insanlar bütün ezberleri bozarlar. Nitekim bozdular da.

Mücahitlerin her hamlesi dünya mazlumlarına cesaret verirken siyonistlerin her zalimliği tüm vicdan sahiplerinin nefretini artırdı. Siyonistlerin dünyanın hiç bir yerine rahat gidememelerini, hep korku içinde yaşamalarını getirdi.

Bu nefret, devletlere rağmen tüm dünya halklarının vicdan taşıyanlarını biraraya

getirdi. Adı büyük devletlerin yapamadıklarını onlar yaptılar. Kim derdi ki dünyanın 47

ülkesinden yüzlerce insan zalimelere karşı mazlumların yanlarında olduklarını

haykıracak, harekete geçecek, kararlılık gösterecek, yardım ulaştırmaya çalışacak. Bu da oldu, hem yolu açtılar hem surda gedik açtılar. Bu vesile ile Sumud Filosuna katkı veren, katılan, destek veren tüm insanları saygı ile selamlıyoruz.

Kim derdi ki daha düne kadar Gazze’yi tatil beldesi yapmaktan, Hamas’ı ezip yok etmekten bahsedip tehditler savuran büyük şeytan Trump, biz Hamas’ı Tanımıyoruz’dan; Hamas ile anlaşma zeminine oturmaktan ve uzlaşmaktan memnunum söylemine geleceğini… O da oldu şükürler olsun. Hamas’a teslim olacakları günlerde gelecek inşaallah.

7 Ekim Aksa Tufanı Operasyonu yavaş yavaş devam eden sessiz işgali bütün dünyaya duyurmuş ve İsrail ile normalleşme hayalleri kuran bölge devletlerine gerçeği göstermiştir. Gerçek şudur: İsrail bölgedeki bütün devletleri ya işgal edecek ya da sürekli tehdit altında tutacaktır. İsrail tamamen yıkılıp yok edilmeden bölgede barışın ve huzurun temin edilmesi imkansızdır. 

Bölge devletlerinden hangisi İsrail ile savaşmak için hazırlık yapmıyorsa ya halkının geleceğine ihanet ediyordur ya da derin bir basiretsizlik içindedir. Katarın vurulması bölge ülkelerinde güçlü bir tokat etkisi yapmıştır. Bölgedeki hiçbir ülke ve hiçbir halk güvende değildir.

Kıymetli kardeşlerim; Gazze halkının ve mücahitlerin direnişi İslam ümmetinin onurudur. Bu direnişi ancak onun sahipleri sonlandırabilir. Amerika başkanının dayattığı sözde barış planı Gazze halkına teslimiyetten başka seçenek sunmamaktadır. Buradan açıkça ifade ediyoruz: Gazze halkının ve mücahitlerin kabul etmeyeceği hiçbir anlaşmayı meşru kabul etmiyoruz. Dayatılan bu anlaşmalara rıza göstermeyi Gazze direnişine ihanet olarak kabul ediyoruz. İsrailin bu korsanlığı ve haydutluğu insanlık vicdanını durduramayacaktır. İki gün önce İtalya’dan 11 gemiden oluşan yeni bir filo yola çıkmıştır. Eğer o gemilere de müdahale edilirse yeni gemilerle Gazze ablukasını kırmak için yeniden yola çıkılacak.

Bütün insanlık gerçeği gürmüş ve dünyayı şirketleri ve sermayesi ile sömüren siyonizmin ve İsraillilerin arkasına saklanabilecekleri tek bir ağaç bile kalmamıştır.

Bugünden sonra hiçbir israilli dünyada elini konunu sallayarak gezememeli, tatil yapamamalıdır. Katil ve soykırımcı muamelesi görmelidir. Ülkemizden israile gidip savaşan Türkiye vatandaşları derhal vatandaşlıktan çıkarılmalıdır.

Değerli Arkadaşlar, İsrail’i yöneten teolojik saplantı asla ıslah edilemez. Bütün insanlığı kendi kölesi olarak gören bu faşist zihniyetle normal bir ilişki kurulamaz. Güç kullanmadan, imkan ve menfaatleri kısıtlanmadan zulmü durdurulamaz. Yahudilerin ve hristiyanların İslam coğrafyasının ortasına bıraktıkları bu gayr-ı meşru çocuk, bu bölgeden gitmedikçe bölge halkları barış ve huzur içinde yaşayamaz.

Şehid Yahya Sinvar’ın son anında elindeki sopayı siyonist dronuna fırlattığı görüntü hafızalarımızda ve bizler için unutulmaz bir ders.

Bıkkınlık yok, yılgınlık yok, pişmanlık yok. Elimizdeki son sopayı da zalimlere fırlatacak niyetimiz, bunu yapacak irademiz olduğu sürece, Allah’ın yardımcıları olduğumuz sürece kaybetmek gibi bir ihtimal yok. Unutmayalım ki cennet kılıçların gölgesi altındadır ve yolumuz Allah yolu olduğu, mücadelemiz Allah için olduğu sürece öldürsekte cennetteyiz, öldürülsekte. Cennetten daha büyük bir kazanç var mıdır?

Sözlerimi Siyonistler tarafından 67 idam 5200 Yıl hapis cezasına çarptırılan ve halen cezaevinde bulunan büyük komutan Abdullah Galip Bergusi’nin sözleri ile bitiriyorum:

“Eli kalem tutan bu davayı yazsın. Hitabeti güçlü olan bu davayı konuşsun. Herkes bir şey yapsın ama sakın sessiz kalmasın. Çünkü sessizlik öldürür.”

Başa dön tuşu