Hemen aileni gecenin bir bölümünde yola çıkar, sen de onların ardından git

“Hemen aileni gecenin bir bölümünde yola çıkar, sen de onların ardından git ve sizden hiç kimse arkasına bakmasın; emrolunduğunuz yere gidin. Ve onlara şu emri verdik: “Sabaha çıkarlarken onların arkası mutlaka kesilecekti.” Hicr 65/66
Ayette geçen es-seryu- gece yolculuğu demektir. Gecenin bir bölümü demektir. Hz. Lût’a kendisine inanan kimseleri sabah olmadan önce gecenin bir bölümünde yola çıkarması emredilyor. Kendisinin de peşlerinden gitmesi, onları kontrol etmesi, geride kalmalarına, kaybolmalarına ve her göç edenin yaptığı gibi arkalarına bakmalarına engel olması isteniyor. Göç edenler her zaman geride bıraktıklarına, yurtlarına özlem duyarlar. Bu yüzden dönüp dönüp bakarlar. Ayrılmak istemezler. Belirlenen zaman sabahtı. Sabah ise yakındı.
“Böylece Lût’a bu önemli olayı, yani kavminin kökünün sabahleyin kuruyacağı olayını haber verdik. Kökleri kuruyacağına göre, başları da kuruyacak demektir. Bu tür bir ifade tarzı bir tek kişi geride kalmaksızın herkesin başına gelen akıbeti tasvir etmede kullanılır. O halde birinin geride kalmaması, o tarafa yönelmemesi için dikkatli olmak, uyanık olmak gerekir. Yoksa beldede kalanların başına gelenler onların da başına gelecektir.
-FİZİLALİL KUR’AN-
Evet işte meleklerin haberi böyleydi. Ve biraz sonra cinsel ahlâksızlığı doruklaştıran, Allah’a ve peygambere isyanı doruk noktaya çıkaran bir kavim biraz sonra helâk olacak. Şu anda gece vakti. Lût (a.s) gecenin yarısından sonra kendisine iman edenleri alıp yola çıkacak, yanında hanımı da olacak ama, o iman etmediği için, sapıkların küfrünü tercih ettiği için kavimle birlikte helâk olacak.
Aman ya Rabbi, geceleyin eğlenceler, akla hayale gelmedik çılgınlıklar, akla hayale gelmedik şımarıklıklar, azgınlılklar. Tüm oyun ve eğlence merkezleri ağzına kadar dolu. İnsanlar Rablerini unutmuşlar, Rablerinin kendilerine kurtarıcı olarak gönderdiği elçisini, o elçinin uyarılarını unutmuşlar, başlarına geleceklerden habersiz çılgınca eğleniyorlar. Halbuki biraz sonra bu tavırlarından ötürü helâk edilecekler. Bir daha geri dönmemek üzere toprağın altına girecekler. Ne garip bir durum değil mi? İnsanlar kendi kurtuluşlarını değil de helâklerini seçiyorlar.
Şu anda tüm dünya şehirlerinin içine gömüldükleri eğlenceleri, şımarıklıkları düşünüyorum. Şu Allah’tan, Allah’ın azabından habersiz rezil ülke insanlarını düşünüyorum. Yaşadıkları küfür ve şirk içindeki hayatlarıyla helâklerine dâvetiye çıkaran dünya insanlığını düşünüyorum. Hiçbir şeyden haberleri yokken, gece gündüz çılgınca eğlencelerin içindeyken kendilerine korkunç bir azabın gelmesinden korkuyorum. O toplum da böyle bir gafleti yaşıyordu işte.
-BASAİRUL KUR’AN-