Haşr Sûresi ve Medine’deki Yahudi Kabileleri

Haşr Sûresi, Medine dönemine ait olup Yahudi Benî Nadîr kabilesinin sürgününü ve bu süreçte yaşananları konu almaktadır.
Haşr Sûresi, Kur’ân’daki sıralamasına göre 59. ve iniş sırasına göre 101. sûredir. 24 âyetten oluşan bu sûre, ismini ikinci âyetinde geçen “Haşr” kelimesinden alır. Bu kelime, “toplanma ve bir yere doğru toplu olarak sevk edilme” anlamına gelir.
Sûrenin büyük bir kısmı, Medine’deki İslâm toplumu ile Yahudi Benî Nadîr kabilesi arasındaki çekişmeyi ve bu kabilenin Medine’den sürülmesini konu alır. Hz. Peygamber, hicretinden kısa bir süre sonra Benî Nadîr ile bir antlaşma imzalamıştı. Antlaşmaya göre Benî Nadîr, Müslümanlar ile müşrik Kureyşliler arasındaki çatışmada tarafsız kalacaktı. Ancak Müslümanların Bedir Savaşı’ndaki zaferinin ardından, Benî Nadîr liderleri Hz. Peygamber’in peygamberliğini kabul ettiler. Fakat bir yıl sonra, Müslümanların Uhud’daki yenilgisinin ardından antlaşmaya ihanet ettiler.
Bunun üzerine Hz. Peygamber, ya savaş ya da Medine’yi terk etmelerini istedi. Eğer terk ederlerse, hurma ağaçlarının ürünlerini toplayabileceklerdi. Benî Nadîr, on günlük bir süre talep etti ve bu kabul edildi. Ancak bu süre içinde, Medine’deki münafıklarla gizli bir tuzak kurdular.
Benî Nadîr, Hz. Peygamber’e isyan ederek silaha sarıldılar. Çıkan çatışmada Müslümanlar, onların kalesini 21 gün boyunca kuşattı. Yardım gelmeyince, Benî Nadîr teslim oldu ve Medine’yi terk etme şartıyla barış kabul edildi. Kabile mensuplarının çoğu Suriye’ye göç etti, bazıları ise Hayber’e yerleşti.
Haşr Sûresi’nin 21-24. âyetleri, Hz. Peygamber tarafından sabah ve akşam vakitlerinde okunması tavsiye edilen ayetlerdir. Bu ayetlerde Allah’ın isimleri ve sıfatları yer almaktadır.
Haşr Sûresi’nde iki önemli konu öne çıkmaktadır: Birincisi, 5. âyette geçen “hurma ağaçlarının kesilmesi”; ikincisi ise 7. âyetteki “servetin zenginler arasında dolaşan bir güce dönüşmemesi” ilkesidir. İslâm savaş hukukunda, savaş sırasında çocukların, kadınların ve yaşlıların öldürülmemesi, ibâdet yerlerine dokunulmaması gibi emirler bulunmaktadır.
Hz. Peygamber, Nadir Oğulları ile savaş sırasında ağaçların kesilmesini emretmiştir. Bu durum, Yahudiler üzerinde olumsuz bir etki yaratmış ve Hz. Peygamber’e bu konuda sorular yöneltmişlerdir. Ağaçların kesilmesi, askeri strateji açısından önemli bir hamle olmuştur.
İkinci konu olan 7. âyet, fethedilen yerlerin halkının mallarının dağıtımını düzenlemektedir. Bu ayet, sosyal adaletin sağlanması açısından önem taşımaktadır. Ganimet ve fey arasındaki fark, savaş yoluyla elde edilen mallar ile savaşmadan elde edilen mallar arasındaki ayrımı belirtmektedir.
Sonuç olarak, Haşr Sûresi, sosyal adalet ve müminlerin sorumlulukları hakkında önemli dersler içermektedir.