Altın fiyatları neden yükseliyor?

Erin Hale | Al Jazeera | Tercüme: Mepa News
Küresel ekonomik belirsizlik ortamında yatırımcıların yatırımları için güvenli bir liman arayışına girmesiyle altın piyasası yükselişe geçti.
Altın fiyatı geçtiğimiz yıla göre neredeyse üçte bir oranında artarak Çarşamba günü ons başına 3.550 doları aştı ve tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.
Bazı analistler, çalkantılı bir jeopolitik ortamda fiyatların tırmanmaya devam etmesini bekliyor.
Altın şu anda neden bu kadar revaçta?
Avustralya’daki KCM Trade’in baş piyasa analisti Tim Waterer, altına olan yatırımın belirsizlik veya çalkantı dönemlerinde yatırımcılar tarafından uzun zamandır tercih edildiğini, çünkü değerinin özellikle hisse senetlerine kıyasla nispeten istikrarlı olduğunu söyledi.
Al Jazeera’ye konuşan Waterer, “Finans piyasalarının nefret ettiği tek şey belirsizliktir ve bu tür senaryolarda altın genellikle yatırımcıların başvurduğu varlıktır” dedi.
Altın tarihsel olarak sadece mütevazı getiriler sağlamış olsa da, Ukrayna ve Gazze’deki savaşlar ve ABD Başkanı Donald Trump’ın ticaret savaşıyla çalkalanan uluslararası ortamda fiyatı son iki yılda keskin bir artış gösterdi.
Altın, fiziksel olarak sahip olunabilen ve saklanabilen bir emtia olduğu için hükümetlere ve finans kurumlarına güvenmeyen yatırımcılar tarafından da tercih ediliyor.
Trump altın fiyatlarını nasıl yükseltiyor?
Nisan ayında Trump’ın dünyanın büyük bir kısmına yönelik “Kurtuluş Günü” gümrük vergilerini açıklamasıyla altın fiyatı yükseldi ve küresel ticaretin geleceği hakkında büyük bir belirsizlik dönemi başladı.
Trump’ın uzun zamandır siyaset üstü olarak görülen ABD Merkez Bankası’nın bağımsızlığına yönelik devam eden saldırıları, son zamanlarda fiyatların daha da yükselmesine yardımcı oldu.
Trump defalarca merkez bankasına ekonomik büyümeyi canlandırmak için faiz oranlarını düşürmesi yönünde baskı yaptı ve ABD ihracatını daha ucuz hale getirmek için doların değerinin düşmesini istediğini dile getirdi.
Capital.com’da kıdemli bir finans piyasası analisti olan Kyle Rodda, her iki senaryonun da altını yatırımcılar için daha cazip hale getirdiğini söyledi.
Al Jazeera’ye konuşan Rodda, “Faiz oranları yükselirse, altın daha az cazip hale gelir çünkü paramı banka hesabı gibi faiz getiren bir varlığa yatırarak daha fazlasını elde edebilirim” dedi.
“Faiz oranları düşerse, bana daha az faiz ödenir ve bu da altını elde tutmak için nispeten daha cazip hale getirir.”
Aynı durum tahvil gibi diğer faiz getiren varlıklar için de geçerli.
Rodda, dolar dışındaki para birimleriyle işlem yapan yabancı yatırımcıların da ABD para birimi düştükçe daha fazla altın satın almak isteyebileceğini, çünkü paralarının karşılığını daha fazla alacaklarını söyledi.
ABD dışında neler oluyor?
Başka yerlerdeki ekonomik belirsizlikler de altına olan talebi artırdı.
İngiliz Sterlini ve Japon Yeni, İngiltere ve Japonya’da kamu maliyesinin kötüleşen durumuna ilişkin endişeler nedeniyle son günlerde değer kaybetti.
Yen ayrıca Japonya’nın iktidar partisindeki istikrarsızlıktan da etkilendi.
“Para biriminiz değer kaybettiğinde, altın enflasyon risklerine karşı korunmak için iyi bir varlık olarak görülür çünkü para birimlerinin aksine, altının arzı doğası gereği daha sınırlıdır ve bu nedenle fiyat seyrelmesine daha az eğilimlidir. Bu durum Türkiye ve Mısır gibi diğer ülkeler için de geçerli” diyor Waterer.
Rodda, altının aynı zamanda ticaretten elde edilen büyük miktarlarda ABD dolarını saklaması gereken ancak Trump döneminde devlet tahvillerine daha az güvenen yabancı hükümetler için de giderek daha popüler bir seçenek olduğunu söyledi.
Rodda, “Genelde bir ülke bu dolarları hazine tahvili satın almak için kullanır ve parayı güvenli bir yere yatırıp faiz kazanır” diyor ve ekliyor:
“Başkan Trump’ın ticaret politikası, özellikle stratejik rakipleri arasında ABD varlıklarını tutmaya olan güveni azalttı. Sonuç olarak, ellerinde çok sayıda dolar bulunduran ülkeler bu paraları değer saklama aracı olarak altın almak için kullanıyor ve bu da altın fiyatını yükseltiyor.”
Kaynak: Mepa News